Gül, Erbakan'ın cezasını affetti!

Bu konuyu okuyanlar

o_asy

Doçent
Katılım
14 Nisan 2008
Mesajlar
707
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 54. Hükümet'in Başbakan'ı Necmettin Erbakan'ın 'kayip trilyon' davasından aldığı ev hapsi cezasını tamamen kaldırdı.

Çankaya Köşkü'nden yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Kayıp trilyon" davasından aldığı cezayı, aylık ev hapsi" şeklinde Altınoluk'taki yazlığında çeken Necmettin Erbakan'ı sağlık nedenlerinden dolayı affetti.

Cumhurbaşkalığı web sitsinden af ile alaklı şu açıklama yapıldı: "Hastanelerce sürekli hastalıkları belirlenen ve bunlara ilişkin raporları Adlî Tıp Kurumu 3 üncü Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından değerlendirilerek muayenesi yapılan Necmettin Erbakan'ın sağlık durumunun mahkûmiyetinin devam etmesine izin vermediği yolunda anılan Kurulca Rapor düzenlenmesi ve dosyanın Adalet Bakanlığınca 15/08/2008 tarihinde Cumhurbaşkanlığına intikal ettirilmesi üzerine Sayın Cumhurbaşkanımız, Adli Tıp Raporunda ifade edilen durumun Anayasanın 104 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinde sözü edilen "sürekli hastalık" kapsamında olduğunu dikkate alarak, ilgilinin kalan hapis cezasını, söz konusu madde uyarınca kaldırmışlardır."

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün kararına sunulmak üzere Çankaya Köşkü'nde giden dosyanın, Köşk'te 2 gün kaldıktan sonra Adalet Bakanlığı'na geri gönderildiği ortaya çıkmıştı..

Kaynak
 

0ReiS0

Dekan
Emektar
Katılım
8 Temmuz 2008
Mesajlar
5,666
Reaksiyon puanı
91
Puanları
48
Tebrik Ederim Sayın Abdullah Gülü En Doğrusunu Yaptı ve Yetkisini kulandı Ve su geldi aklıma

Neden normal bir vatandas hapisanede hastalandiginda bu 104 üncü madde devreye girmiyorda böyle siyasi kimligi ve gücü olanlarin yararina kullaniliyor ;?
 

eray045

Rektör
Emektar
Katılım
12 Nisan 2008
Mesajlar
12,600
Reaksiyon puanı
250
Puanları
63
eeeee
nede olsa tarafsız cumhurbaşkanı :D
 

anarchst

Profesör
Katılım
16 Nisan 2008
Mesajlar
1,652
Reaksiyon puanı
4
Puanları
36
Tebrik Ederim Sayın Abdullah Gülü En Doğrusunu Yaptı ve Yetkisini kulandı Ve su geldi aklıma

Neden normal bir vatandas hapisanede hastalandiginda bu 104 üncü madde devreye girmiyorda böyle siyasi kimligi ve gücü olanlarin yararina kullaniliyor ;?

sorunun cevabını kendin yazmışsın ama farketmemişsin. ben farketmen için kalınlaştırıp kırmızı yaptım.
 

yuureii

Profesör
Katılım
13 Aralık 2007
Mesajlar
2,239
Reaksiyon puanı
3
Puanları
0
Bu dünyada yırtabilir ama öbür tarafta vereceği zorlu bir hesap var.
 

PcMaSTeR

Profesör
Katılım
18 Ağustos 2006
Mesajlar
3,511
Reaksiyon puanı
5
Puanları
38
Erbakan'ı Asla ve Asla sevmem,hatta ev hapsine devam edilmeli. Ancak bazı tarafsız yorumlara itafen yazıyorum. Sayın Sezerin affetiği teröristler dağda yakalandığı zaman neredeydiniz acaba?
 

eray045

Rektör
Emektar
Katılım
12 Nisan 2008
Mesajlar
12,600
Reaksiyon puanı
250
Puanları
63
Erbakan'ı Asla ve Asla sevmem,hatta ev hapsine devam edilmeli. Ancak bazı tarafsız yorumlara itafen yazıyorum. Sayın Sezerin affetiği teröristler dağda yakalandığı zaman neredeydiniz acaba?

Cemil Çiçek derki :
"Hükümlülerin tahliye taleplerini Bakanlığımıza veya Cumhuriyet Savcılıklarına yapmaları durumunda, zaman geçirilmeden tam teşekküllü bir devlet hastanesine sevk edilerek hastalığın tıbben tespit edilmesi, sonra raporun (bir kez daha tetkik ve onay için) Adli Tıp Genel Kurulu'na gönderilmesi, hastalık saptandığı takdirde belgelerin derhal Bakanlığımıza gönderilmesi gerekmektedir. Bu süreç sonunda ikmal edilen dosya, Bakanlığımızca gereği takdir ve ifa edilmek üzere Cumhurbaşkanlığı'na sunulmaktadır..."
Yani... Raporu hastaneler, adli tıp ve savcılıklar hazırlıyor. Cumhurbaşkanı sadece son imzayı atıyor."
 

PcMaSTeR

Profesör
Katılım
18 Ağustos 2006
Mesajlar
3,511
Reaksiyon puanı
5
Puanları
38
Peki, Şahıs Erbakan olunca neden tarafsız olmuyor C.başbakanı sizin yazdığınız açıklamaya göre ?
 

eray045

Rektör
Emektar
Katılım
12 Nisan 2008
Mesajlar
12,600
Reaksiyon puanı
250
Puanları
63
sn. Sezer' affedilen(!) teröristlerle bi ilişkisi yok ama
sn. gül ile erbakanın hem manevi hemde maddi ilişkisi var :)
 

PcMaSTeR

Profesör
Katılım
18 Ağustos 2006
Mesajlar
3,511
Reaksiyon puanı
5
Puanları
38
Cemil Çiçek derki :
"Hükümlülerin tahliye taleplerini Bakanlığımıza veya Cumhuriyet Savcılıklarına yapmaları durumunda, zaman geçirilmeden tam teşekküllü bir devlet hastanesine sevk edilerek hastalığın tıbben tespit edilmesi, sonra raporun (bir kez daha tetkik ve onay için) Adli Tıp Genel Kurulu'na gönderilmesi, hastalık saptandığı takdirde belgelerin derhal Bakanlığımıza gönderilmesi gerekmektedir. Bu süreç sonunda ikmal edilen dosya, Bakanlığımızca gereği takdir ve ifa edilmek üzere Cumhurbaşkanlığı'na sunulmaktadır..."
Yani... Raporu hastaneler, adli tıp ve savcılıklar hazırlıyor. Cumhurbaşkanı sadece son imzayı atıyor."


Galiba yeterli?
 

Turab Garip

Dekan
Emektar
Katılım
30 Mayıs 2007
Mesajlar
6,887
Reaksiyon puanı
175
Puanları
63
sn. Sezer' affedilen(!) teröristlerle bi ilişkisi yok ama
sn. gül ile erbakanın hem manevi hemde maddi ilişkisi var :)

Süper bir akıl ve muhteşem bir sentez. :) Gerçi PcMaster'in süper cevabı yeterli (yani senin kendi cevabından yaptığı alıntı) ama şunu da ekleyelim:

Cumhurbaşkanı sadece imzayı atar doğrudur; ama bir suçluyu affetmek meclis kararı değildir, sırf Adalet Bakanlığı hazırladı diye cumhurbaşkanının o raporları imzalama zorunluluğu yoktur. Kimse Sezer'in kafasına silah dayamadı "affet bunları" diye. Tamamen kendi inisiyatifidir affedip affetmemek.

Dolayısıyla Sezer'in taraflılığı ile Gül'ün taraflılığı eşit kefededir. Ama ikisinin affettiği kişiler eşit kefede değildir.
 

eray045

Rektör
Emektar
Katılım
12 Nisan 2008
Mesajlar
12,600
Reaksiyon puanı
250
Puanları
63
erbakan hapistemiydi
evinde mis gibi ceza(!)sını çekiyordu..
size göre süper cevap bana göre laf oyunu..
topluma geri kazandırma politikasında bir mahkumun hapishanede ölmesi diğerleri için güzel bir örnekmidir..
adamlar zaten 3-5 yıl yatıp çıkıyolar..
bu kansızlardan biri tekrar dağa çıktıysa 5 i köyüne geri dönmüş olamazmı?

onu geçtim konu sapmasın
erbakan zaten ceza filan çekmiyodu,kendi evinde oturuyordu..
indirdi cebine trilyonları , sağlık sebebiyle evinde gözetim altındaydı..hadee affettik peki diğer kayıp trilyon sanıkları ???
kaybolan deliller ??
 

Junas

Doçent
Katılım
20 Haziran 2008
Mesajlar
836
Reaksiyon puanı
7
Puanları
18
Oyun bittiğinde Şah'da piyon'da aynı kutuya konur.
 

idealterror

Asistan
Katılım
11 Haziran 2008
Mesajlar
425
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
yahu biriniz de cikip demediniz sezer'in yaptigi yanlisti, ama abdullah gul'un yaptigi da en az sezer'inki kadar yanlisti diye.

vallahi sizin akil yurutme anlayisiniza hayret ediyorum.

ha bu arada unutmadan soyliyeyim, teroristler siyasi suclulardir.
erbakan bildigim kadariyla siyasi sucu dolayisiyla ev hapsinde degildir..
 

legolas4444

Profesör
Katılım
1 Mayıs 2008
Mesajlar
1,367
Reaksiyon puanı
16
Puanları
38
Nede olsa aynı gelenekten geliyor erbakanla , şimdiki tarafsız cumhurbaşkanı:)) Bugün o hocasını affetti yarın birgün başka bir AKP lide Abdullah Gül hakkında bulunan kayıp trilyon yolsuzluk iddialarıyla ilgili olarak kendisini affeder..Böylece herşey tatlı tatlı akıp gider..
 

cumali2128

Asistan
Katılım
7 Mayıs 2008
Mesajlar
121
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Tebrik Ederim Sayın Abdullah Gülü En Doğrusunu Yaptı ve Yetkisini kulandı Ve su geldi aklıma

Neden normal bir vatandas hapisanede hastalandiginda bu 104 üncü madde devreye girmiyorda böyle siyasi kimligi ve gücü olanlarin yararina kullaniliyor ;?

bildiğim kadarıyla sağlık sorunlarından dolayı bir çok vatandaşın tahliyesi yapılyor ama çoğu erbakan gibi medyatik (haber niteliği taşımadığı için ) medyada adları geçmiyor...
 

tonce

Profesör
Emektar
Katılım
7 Nisan 2007
Mesajlar
2,796
Reaksiyon puanı
14
Puanları
38
Affedecek tabi Ahmet Nejdet SEZER'de ne teröristleri affetti ertesi günü affettikleri mehmetciğe kurşun sıktı.

Birde bu Erbakan'a "Devletin parasını çaldı." diyen cahillerede acıyorum vallahi ne kadar olaylara dar bir görüşlülüke bakıyorsunuz. Paşa dedeleriniz size doğruları bir anlatsa belki anlarsınız küçükte olsa bir ihtimalde neyse....

Her kesin görüşlerine ve bakış açılarına saygı duymak lazım. Fazla büyütülecek bir konu değil altı üstü bir Erbakan işte.
 

MySQL

Öğrenci
Katılım
11 Haziran 2008
Mesajlar
15
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Bazen nedense "deve'ye diken, insanı öpen yaranırmış" sözünün ne kadar da doğru bir söz olduğunu tekrar tekrar hatırlıyorum..

Bir tarafta teröristleri affeden bir cumhurbaşkanı ki o zaman hiçte yaygara kopmadı vay efendim sen nasıl affedersin işte şöyle işte böyle vs.vs. taaa ki affettiği teröristler tekrar dağa çıkıp askerlerimize kurşun sıkana kadar.. ! (o zaman da bu konu şuan ki kadar ilgi görmedi )

Bir tarafta da bu ülkede başbakanlık yapmış hakkında açılan biçok dava'dan beraat etmiş eski bir başbakanın affı söz konusu ki bu insanın ilerleyen yaşından ötürü ev hapsi verilmişti hiç görmediler sanırım hanımı vefaat ettikten sonra ne kadar çöktüğünü o insanın ki tek başına birşey yapamaz oldu. Ama bu durum nedense bazı vatansever kişilerin zoruna gidiyor.

(bu arada kayıp trilyon davası deniyor ama akıl var mantık var erbakan zaten zengin bir aileden geliyor ve gerçekten baya zengin en basit örnek şuan dünyanın en iyi tankı olarak bilinen leopar tanklarının patenti erbakan'da her yıl almanyadan aldığı paraları varın siz hesap edin böyle birinin ne işi olur parayla saçmalığın daniskası)

Nedendir bilinmez ama yine aynı mantığı savunan bazı vatanseverler (bazı) şuan ergenekon davasın'dan yargılanıyorlar.


bu durumu görünce şöyle diyesim geliyo ;

bkz: ne güzel istanbul beeee :happy:
 

cumali2128

Asistan
Katılım
7 Mayıs 2008
Mesajlar
121
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Tartışma, eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer`in af uygulamalarını gündeme getirirken Erbakan`ın kurmayları, Gül`ü eleştiren çevrelerin o dönem sessiz kaldığına dikkat çekiyor. Başbakanlık yapmış, 82 yaşındaki bir ismin affedilmesine tepki gösterenlerin Sezer döneminde cezaevinden çıktıktan sonra terör eylemlerine katılan DHKP-C militanlarını görmezden geldiği hatırlatılıyor. Edinilen bilgilere göre, Sezer 2001`de 15 mahkûmu affetti. Bunlardan ikisi küçük yaştaki çocuklara tecavüzden, biri ise PKK üyeliğinden ceza almıştı. 2002`de affedilen 100`e yakın mahkûmun büyük bölümü yasadışı örgüt mensubuydu. Sezer, 2003`te sağlık gerekçesiyle 123 mahkûmun cezasını kaldırdı. Bunlardan 38`i DHKP-C ve Dev-Sol örgütü mensubu, 18`i TKP-ML TİKKO, 3`ü de PKK üyesi olmaktan cezaevindeydi. Daha sonraki yıllarda da benzer bir tablo ortaya çıkarken, bu durum devlet kurumlarının raporlarına da yansıdı.


82 yaşındaki Erbakan`ın affedilmesi, ilginç bir tartışmayı beraberinde getirdi. CHP`nin başını çektiği çevreler, Gül`ün anayasal yetkisini kullanmasını kıyasıya eleştiriyor. Ancak aynı kesimler Sezer`in yasadışı örgüt mensuplarına yönelik tasarrufuna sessiz kalmıştı. Erbakan`ın hukukçu kurmaylarından Şeref Malkoç, bu durumu çifte standart olarak değerlendirdi. `Toplumun vicdanı bunları değerlendirir.` diyen Malkoç, Cumhurbaşkanı`nın af yetkisinin eleştirilmesini doğru bulmuyor: `Sayın Cumhurbaşkanı Anayasa`nın verdiği takdir yetkisini kullanabilir. Bu konular üzerinde yorum yapılamaması gerekir. Bir defa millet olarak devletimizin başında olan kim olursa olsun itibar etmişizdir. Bizim devlet millet geleneğimizde bu var. Şu anki cumhurbaşkanına da af yetkisi verilmiş. Bu yetkisi kullanırken hangi prosedürlere uyacağı da belli. Bunun dışında bu tartışmalar doğru değil. Türkiye`de her şey tartışma konusu oluyor. Bunu doğru bulmuyorum.`

10. Cumhurbaşkanı Sezer`in af yetkisini kullanma yönündeki kararları incelendiğinde çarpıcı bilgiler göze çarpıyor. Sezer, 16 Mayıs 2000`den 23 Mart 2007 tarihine kadar 260 mahkûmu affetti. Bunların çoğunluğunu cezaevlerindeki açlık grevleri sonrasında `Wernicke Korsakoff` hastalığına yakalananlar oluşturuyor. Sezer, ilk af yetkisini ise böbrek yetmezliği bulunan eroin kaçakçısı Mehmet Demir için kullandı. Eski cumhurbaşkanı, aynı yıl iki uyuşturucu kaçakçısının cezasını kaldırdı. 2000 yılında affedilen mahkumlardan üçü cinayetten, ikisi silah bulundurmaktan biri de kaza ile ölüme sebebiyet vermekten cezaevindeydi. Affedilen teröristlerin bir kısmı dağa çıkarak faaliyetlerine devam etti. Bu durum devlet kurumlarının raporlarına da yansıdı.

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer 2001`de 15 mahkumu affetti. Bunlardan ikisi küçük yaştaki çocuklara tecavüzden ceza almıştı, biri ise PKK üyesiydi. Cezaevlerinde yaşanan açlık grevlerinin ardından affedilenlerin sayısında büyük artış oldu. Cumhurbaşkanı Sezer, 2002`de 100`e yakın mahkumun serbest bırakılmasını sağladı. Bunların büyük bölümü ise yasadışı örgüt mensuplarıydı. 2003`te 123 hükümlü sağlık gerekçesiyle salıverildi. Bunlardan 38`i DHKP-C ve Dev-Sol örgütü mensubu, 18´i ise TKP-ML TİKKO örgütü üyesi olmaktan cezaevindeydi. Mahkumların diğer örgüt üyelerine dağılımı şöyle: TİKB(14), THKP(4) TKİH (1) DHP(1) PKK (3) TKEP(2) TDKP(2) BELİRSİZ (10)

2004`te TKP-ML üyesi Semiral Yılmaz ve Hüseyin Yıldırım`ın da aralarında bulunduğu 9 mahkum yine aynı gerekçeyle affedildi. Sezer`in 2005`te cezasını kaldırdığı İbrahim Ayhan Özgül, yasadışı Dev-Sol örgütü üyesiydi. Sezer´in 2006`da affettiği Mustafa Ablaş ise eşini öldürmekten mahkumdu.

İşte Sezer`in serbest bıraktığı mahkumlar ve örgütleri

İlhan Demirel(Yasadışı örgüt), Yaşar Demircan(Dev-Sol), Ramazan Çiçek(Anayasal düzeni yıkmak), Metin Günay(TİKB/GK), Atilla Selçuk(Anayasal düzeni yıkmak), Barış Kaya, Suat Karabulut(Dev-Sol), Ümit Kanlı, Gülseven Öztürk(DHKP-C), Fatma Güzel, Ergün Bütüner (TKP-ML), Barış Yıldırım(DHKP-C), Hakkı Şeker (DHKP-C), Nuray Gezici (Dev-Sol), Tamer Çadırcı, Ulaş Göktaş(DHKP-C), Mesut Avcı, Madımak Özen(DHKP-C), Ayten Eren(DHKP-C), Özgül Dede(DHKP-C), Yüksel Doğan (PKK), Murat Candar(TİKB/GK), Mustafa Genç, Ayla Özcan, İbrahim Tekin, Semra Askeri, Mehmet Şahin(DHKP-C),Gülperi Özen (DHKP-C), Haydar Baran(TKİP-Ekim) M.Erkan Çetin(Dev-Sol), Hatun An, Hakan Baran, Yılmaz Babatümgöz (MLKP), Resul Ayaz(MLKP/K), Zeynel Yıldız, Nazan Yılmaz (DHKP-C), Hasan Çebe (TİKB) Ertuğral Kaya (DHKP-C), Mete Yalçın(TİKB), Barış Gönülşen (TİKB), Esmehan Ekinci(TİKB), Mehmet Acettin (MLKP), Mehmet Leylek (MLKP), Erol Altıokka (TİKB) Ercan Uçuk (TKP/ML-TİKKO), Ali Şahmo (TKP/ML-TİKKO), Gürban Hızmay (DHKP-C), Sadık Yılmaz(MLKP/K), Aydan Odabaş(DHKP-C), Petek Türkmen(TİKB), Haydar Özbilgin(MLKP), Muharrem Kurşun (MLKP), Leyla Alp(DHKP-C), Sedat Felek(TKP/ML-TİKKO), Şudaman Kamancı (Ekim), Ali Haydar Geckin (TKP/ML-TİKKO), Gamze Bayram (DHKP-C), Sibel Horasan(Dev-Sol), Hüseyin Ali Günay(TKP/ML), Erdal Arıkan, Suzan Baran (TKP/ML-TİKKO), Namık Kemal Bektaş(MLKP), Nuray Özçelik(TİKB), Hülya Türüç (TİKB), Mahmut Yücel(TKP/ML-TİKKO), Ömer Ünal(TİKB), İsmet Sınağ (DHKP-C), Makbule Akdeniz(TİKB), Cem Şahin(DHKP-C), İnayet Günenç (TİKB)

KİM KAÇ KİŞİYİ AFFETTİ?

Kenan Evren: 27

Süleyman Demirel: 100

Turgut Özal: 21
Ahmet Necdet Sezer: 260
 

GAMEHUNTER

Asistan
Katılım
29 Nisan 2008
Mesajlar
149
Reaksiyon puanı
1
Puanları
18
Yahu adam yaşlı ve rahatsız affedilse de evden dışarı çıkacak durumu yok affedilmese de.

Bu arada Erbakan'ın PKK lılar ile aynı kefeye koyulmasına hayret ediyorum. Sezer dosya önüne geldiğinde ben bunları imzalamıyorum bunlar yarın yine dağa çıkar silah sıkar deseydi ve dosyaları geri gönderseydi. Bütün halkın sevgisini kazansaysı olmaz mıydı ?


Bu arada hatırlatırım CHP'nin belgelenmiş, kanıtlanmış kayıp trilyon davası var (KanalTürk'e hibe ettiği para). Ama iki dava arasında kıyas yapacak olursak niyeyse prosedür çifte standartta işliyor.
 

Theriza

Öğrenci
Katılım
21 Ağustos 2008
Mesajlar
4
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Erbakan'ı Asla ve Asla sevmem,hatta ev hapsine devam edilmeli. Ancak bazı tarafsız yorumlara itafen yazıyorum. Sayın Sezerin affetiği teröristler dağda yakalandığı zaman neredeydiniz acaba?


Ne kadar kolay degil mi bilmeden, ogrenmeden konusmak?
Af yasasi Sezer'den nasil gecti, sistem nasil isler, cumhurbaskaninin yetkileri nelerdir, meclisin yaptigi nedir gibi gercekleri bilmeden, "hooop yasa sezere geldi, Sezer'de teroristleri affetti. Hain Sezer!" demek ne kadar kolay.

Bu yalana inanmak ne kadar kolay. AKP'nin ekmegine yag surmek cok daha kolaylasiyor bu tur yalan karalama kampanyalarina inanmak.

Oyle gunlere geldik ki gercekler ve sahte gercekler birbirinden ayirt edilemeyecek seviyeye geldi. Cunku sahte gercekleri yurutenler dusunmeyenleri kontral altina aliyor. Insanlar gercek bilgiye ulasacagina, onlerine sunulmus hazir sahtesini kabulleniyor.


Sezer ilk defasinda yasayi geri cevirerek meclis'e gonderiyor. Meclis'te ayni yasayi cumhurbaskanin geri gonderme gerekcelerine bakmadan aynen geciriyor. 2. kere Cankaya'ya yollanan yasa Cumhurbaskani tarafindan imzalanmak zorunda kaliyor.

Sonra aradan zaman geciyor, nasil olsa halk koyun, bilginin pesinde degil; AKP hukumeti tarafindan karalama kampanyasina inaniveriyor insanlar.
 

idealterror

Asistan
Katılım
11 Haziran 2008
Mesajlar
425
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
siyasi suclulari affetmek bir suc degil bir erdemdir, zira tekrar daga cikip carpisacagini bilemessiniz.

ingiltere'de ira'nin siyasi suclulari hem savas suclari mahkemesinde yargilaniyor(yani insani cenevre sozlesmesi kurallari gecerli) hem de pismanlik yasasindan yararlanip affediliyorlar.

yani otorite bir devlet yaptigi dogru mudur bilmem, ama ornek olsun diye yazdim.

ote taraftan ayni devlet rusvet davasinda adamin umugunu sikiyor valla, degil salivermek oldurmekten beter ediyor. aradaki nuans farki ise su oluyor. ira, vatana ihanet sucu islemedigi varsayilmaktadir cunku zaten vatandan sayilmamaktadir. ama rusvat alan adamin devlete zarari oldugu varsayilmaktadir. (imaj, karizma gibi)

son olarak da chp uzerinden akp'yi aklamak yeni cikan bir moda sanirim. mesela
1) sezer istedigi rektorleri atadi.(yanlisti) abdullah gul de oyle yapti sayilir(o da yanlisti) ama abdullah gulculer sezer uzerinden abdullah gulu savunmaya calisiyor
2) chp rusvet verdi veya hibe etti (hadi yanlisti) akp\ rusvet aldi(yanlis) ama yine ayni sekilde chp'nn hibe yapmasi uzerinden akp'nin rusvet almasi savunuluyor.
 

Turab Garip

Dekan
Emektar
Katılım
30 Mayıs 2007
Mesajlar
6,887
Reaksiyon puanı
175
Puanları
63
Theriza dedi ki:
Ne kadar kolay degil mi bilmeden, ogrenmeden konusmak?
Af yasasi Sezer'den nasil gecti, sistem nasil isler, cumhurbaskaninin yetkileri nelerdir, meclisin yaptigi nedir gibi gercekleri bilmeden, "hooop yasa sezere geldi, Sezer'de teroristleri affetti. Hain Sezer!" demek ne kadar kolay.
...
Sezer ilk defasinda yasayi geri cevirerek meclis'e gonderiyor. Meclis'te ayni yasayi cumhurbaskanin geri gonderme gerekcelerine bakmadan aynen geciriyor. 2. kere Cankaya'ya yollanan yasa Cumhurbaskani tarafindan imzalanmak zorunda kaliyor.

Evet, gerçekten de dediğin gibi kolaymış bilmeden öğrenmeden konuşmak. Arkadaşım sen her affedilen adam için meclisten yasa çıkıyor mu sanıyorsun? :) Bir hükümlüyü affetmek bir "yasa" değildir ve meclisle de hiç alakası yoktur. Af şartlarını meclis belirlemiş olabilir, ama affedilecek bir hükümlü konusuyla meclisin hiç bir ilişiği yoktur. Hükümlü başvuruda bulunur, Adalet Bakanlığı rapor hazırlar ve Cumhurbaşkanına sunar, cumhurbaşkanı isterse imzalar, isterse imzalamaz; meclisten gelen yasa gibi "ikinci defa geldiğinde imzalamak zorundadır" diye bir şey söz konusu değildir, çünkü bu bir yasa değildir.

Yani olay tamamen Cumhurbaşkanının inisiyatifinde, imzalamıyorum derse imzalamaz. 80 defa da yollasan imzalaz istese.
 

annttiigs

Profesör
Emektar
Katılım
7 Şubat 2007
Mesajlar
2,589
Reaksiyon puanı
24
Puanları
38
Bazen nedense "deve'ye diken, insanı öpen yaranırmış" sözünün ne kadar da doğru bir söz olduğunu tekrar tekrar hatırlıyorum..

Bir tarafta teröristleri affeden bir cumhurbaşkanı ki o zaman hiçte yaygara kopmadı vay efendim sen nasıl affedersin işte şöyle işte böyle vs.vs. taaa ki affettiği teröristler tekrar dağa çıkıp askerlerimize kurşun sıkana kadar.. ! (o zaman da bu konu şuan ki kadar ilgi görmedi )

Bir tarafta da bu ülkede başbakanlık yapmış hakkında açılan biçok dava'dan beraat etmiş eski bir başbakanın affı söz konusu ki bu insanın ilerleyen yaşından ötürü ev hapsi verilmişti hiç görmediler sanırım hanımı vefaat ettikten sonra ne kadar çöktüğünü o insanın ki tek başına birşey yapamaz oldu. Ama bu durum nedense bazı vatansever kişilerin zoruna gidiyor.

(bu arada kayıp trilyon davası deniyor ama akıl var mantık var erbakan zaten zengin bir aileden geliyor ve gerçekten baya zengin en basit örnek şuan dünyanın en iyi tankı olarak bilinen leopar tanklarının patenti erbakan'da her yıl almanyadan aldığı paraları varın siz hesap edin böyle birinin ne işi olur parayla saçmalığın daniskası)

Nedendir bilinmez ama yine aynı mantığı savunan bazı vatanseverler (bazı) şuan ergenekon davasın'dan yargılanıyorlar.


bu durumu görünce şöyle diyesim geliyo ;

bkz: ne güzel istanbul beeee :happy:

query * : select distinct * from MySQL where konu not like 'milli görüş'


output : no row selected.

suçlu suçludur. her kimse*bunu allem kallem etmenin karısı ölmüşün felanı gereksiz ayrıntılardır. parasının çok oluşuna gelince. zengin le fakirin en ortak özelliğidir. ikisi de hiiiç doymaz.
 

annttiigs

Profesör
Emektar
Katılım
7 Şubat 2007
Mesajlar
2,589
Reaksiyon puanı
24
Puanları
38
Evet, gerçekten de dediğin gibi kolaymış bilmeden öğrenmeden konuşmak. Arkadaşım sen her affedilen adam için meclisten yasa çıkıyor mu sanıyorsun? :) Bir hükümlüyü affetmek bir "yasa" değildir ve meclisle de hiç alakası yoktur. Af şartlarını meclis belirlemiş olabilir, ama affedilecek bir hükümlü konusuyla meclisin hiç bir ilişiği yoktur. Hükümlü başvuruda bulunur, Adalet Bakanlığı rapor hazırlar ve Cumhurbaşkanına sunar, cumhurbaşkanı isterse imzalar, isterse imzalamaz; meclisten gelen yasa gibi "ikinci defa geldiğinde imzalamak zorundadır" diye bir şey söz konusu değildir, çünkü bu bir yasa değildir.

Yani olay tamamen Cumhurbaşkanının inisiyatifinde, imzalamıyorum derse imzalamaz. 80 defa da yollasan imzalaz istese.



sadece meraktan soruyorum. Peki bakanlık sağlık durumu elverişsiz olduğu için. affedilmesi uygundur gibi bir ibare düşmüşse yine bu bakanlığın bir suçu yok mudur ?
 

Turab Garip

Dekan
Emektar
Katılım
30 Mayıs 2007
Mesajlar
6,887
Reaksiyon puanı
175
Puanları
63
Adalet Bakanlığı raporları teknik olarak hazırlar, sağlık kontrolünü sağlık ekipleri yapar. Onlar da sahtekarlık yaparlarsa suçludurlar, yapmazlarsa suçsuzdurlar; benim cevap verebileceğim kısmı budur, ne diyeyim ne Erbakan'ı tanıyorum ne de onu muayene edenleri. :)
 

annttiigs

Profesör
Emektar
Katılım
7 Şubat 2007
Mesajlar
2,589
Reaksiyon puanı
24
Puanları
38
Aynı şekilde ANS'nin affettiği kişilerin muayene edenlerini de tanımıyoruz. Ama suçu tamamen ANS'ye atıyoruz(lar). Sence çelişki değil mi ?
 

Turab Garip

Dekan
Emektar
Katılım
30 Mayıs 2007
Mesajlar
6,887
Reaksiyon puanı
175
Puanları
63
Biz burada sağlıksız olanın affedilmesine ilişkin etiği tartışmıyoruz arkadaşım, affedilen suçların niteliğini tartışıyoruz. :) Yani terör mü bir trilyon mu yüzlerce trilyon mu.

Ah adalet ah, Türkiye'nin ünlü hukukçularından biri şöyle diyor: Adalet haklı olanı değil tedbirli olanı korur. Yani arkadaşım bu ülkede ne kadar çok çalarsan o kadar çok korunursun..
 

annttiigs

Profesör
Emektar
Katılım
7 Şubat 2007
Mesajlar
2,589
Reaksiyon puanı
24
Puanları
38
Sonuç cümlene 2139213 kere katılıyorum. Ama durum bir ara ANS'nin affettiklerine birşey demiyorsunuz da Gül'e neden diyorsunuza gitti. Yani konu benim cumhurbaşkanım seninkini dövere uzadı. benim itirazım ona. Olay cumhurbaşkanına gelinceye kadar sürekli aynı birimden geçiyor. Ama o birim değil de değişen cumhurbaşkanları irdeleniyor.

Velhasılı biz adam olurmuyuz ?


Zinhar.
 
Üst