Mehmet Akif Ersoy sadece bir şair miydi

Bu konuyu okuyanlar

warkortali

Müdavim
Emektar
Katılım
14 Kasım 2006
Mesajlar
3,735
Reaksiyon puanı
181
Puanları
63

[size=8pt]Mehmet Akif Ersoy sadece bir şair miydi
Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy ölümünün 71. yılında anılıyor. Peki, o sadece bir istiklal şairi miydi? Ömrünü milletine adayan Akif gücünü nereden alıyordu?[/size]


Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy ölümünün 71. yılında anılıyor. Peki, o sadece bir istiklal şairi miydi? Ömrünü milletine adayan ve haksızlıklara cansiperane göğsünü geren ve bu uğurda her türlü eza ve cefaya katlanan Akif gücünü nerden alıyordu?

Bugün İstiklal Marşı’mızın şairi Mehmet Akif Ersoy'un ölüm yıldönümü. Tam 71 yıl önce bugün, bu büyük şair sessiz sedasız aramızdan ayrılmıştı. 71 yıl önce bir grup üniversite öğrencisinin omuzlarında Hakk’a yürüyen şair, bugün biraz daha sesli, farklı, biraz daha yoğun etkinliklerle anılmaya, anlaşılmaya çalışılıyor. Her geçen yılın bu büyük şairimizin değerini, itibarını iadede daha cömert olacağına inanıyor ve görüyoruz.

Mehmet Akif Ersoy, hiç kuşkusuz Cumhuriyet devrinin, hakkında en çok konuşulan, tartışılan, kitap ve makale yazılan şair ve mütefekkirlerinden birisi. Nitekim gerek hayatı gerekse eserleri hakkında ciddi araştırmaların yapıldığı, sadece şiirlerinin değil, fikirlerinin de birçok akademik tetkikin konusu olduğu malum. Ancak hâl böyleyken, şairimizin vefatının üzerinden 71 yıl geçmiş bulunmasına rağmen, bugüne değin o dillere destan Kur’an Meali’nin serencamını ele alan bir tek müstakil tetkik dahi yayımlanmamış; yazılanlar ise, ya münferit makale ve hatıralardan ibaret kalmış ya da Akif hakkında hazırlanan kitaplarda kendisine lütfen değinilen kısa fasıllar olmaktan öteye geçememiştir. Bu, şüphe yok ki çok büyük bir eksiklikti ve merhum şaire de bir haksızlıktı. Çünkü Mehmet Akif sadece bir İstiklal Şairi değil aynı zamanda bir Kur’an Şairi’ydi. Bu nedenle Mehmet Akif Ersoy’un Kur’an tasavvuru es geçilemeyecek bir değerdi ve bu yönü layıkıyla bilinmeli ve irdelenmeliydi. Kısacası üzeri tozlanan, bir muamma hâline dönüşen, Akif’in “Kur’an Meali”, ilmî bir surette aydınlatılmalıydı. İşte bu eksiklik, düşünce dünyamızın usta kalemi Dücane Cündioğlu tarafından ilk baskısı 2000 yılında yapılan “Bir Kur’an Şairi: Mehmet Akif Ersoy ve Kur’an Meali” adlı kitapla giderilmeye çalışılmıştı. Ve bu kitap, genişletilmiş ve gözden geçirilmiş yeni haliyle Etkileşim Yayınları tarafından bir kez daha basılmış. Anlaşılan o ki Dücane Cündioğlu Akif’in eksik bırakılan yönünü tamamlamaya kararlı.

Kitapta neler var?

Kitabın ilk bölümünde Mehmet Akif’in lisanî biyografisine yer verilmiş ve kullandığı dillerle birlikte ilk tercüme denemeleri ele alınmış. Daha sonraki bölümlerde ise Akif’in TBMM’nin tarihi kararıyla başladığı “Kur’an Meali” çalışmalarının süreci anlatılmış. Kitap öyle hazırlanmış ki adeta Mehmet Akif’in Kur’an Meali vazifesini aldığı andan itibaren ona eşlik ediyorsunuz. Yazımından, temize çekme aşamasına kadar birçok detay kitapta yer almış. Tabi en önemli bölümlerden birisi de Akif’in meal vazifesi görevinden istifa etmesi ve hazırladığı bu mealin akıbeti. Üzerinde birçok tartışmanın yaşandığı Mealin akıbeti de gün yüzüne çıkartılıyor…

Özetle bu kitap, her yönüyle özel bir kitap. Çünkü konusu Mehmet Akif Ersoy, yazarı Dücane Cündioğlu.

[size=10pt][tt]Kaynak[/tt][/size]
 
Üst