Komposizyon

Bu konuyu okuyanlar

whiskers

Asistan
Katılım
24 Kasım 2009
Mesajlar
385
Reaksiyon puanı
10
Puanları
18
Arkadaşlar Merhaba Öncelikle..
"Her Pencere Büyüklüğüne Göre Ay Işığı Alır"
Sözünün komposizyonunu yazıcaz da biraz fikir verebilcek , yorumlamama yardım edebilcek arkadaşlar varmı aranızda? =)
Birde komposizyon yazarken nelere dikkat etmeliyiz?
Yardımcı olan herkese şimdiden teşekkürler..
 

honline

Müdavim
Katılım
3 Ocak 2009
Mesajlar
4,744
Reaksiyon puanı
296
Puanları
83
Kompozisyon Nasıl Yazılır , Kompozisyon yazarken nelere dikkat edilmeli ,
Giriş Bölümü :
Giriş Bölümünün Özellikleri : Giriş bölümünde konu ve konuya bakış açısı belirtilir.
Giriş Cümlesi:
Kısa ve ilgi çekici bir cümledir.
Bağlayıcı öğelerle başlanmaz. (Çünkü, Mesela gibi…)
Yazıda ele alınacak konuyu tanıtır; yazarın konuya nasıl bir yaklaşım getireceğini sezdirir.
Genelden özele (tümden gelim) yazılmış paragraflarda, paragrafın giriş cümlesi aynı zamanda paragrafın ana düşüncesidir.
Tanımlama, açıklama, soru cümlesi biçiminde kurulabilir.
Kompozisyon giriş cümlelerine örnek:
Herhangi bir halk şiiri antolojisini başından sonuna okumayı hiç denediniz mi?…
Şiir, ne söylediğinden çok, nasıl söylendiği ile çekiciliğe ulaşır…
Softalık, bir düşünce, bir bilgi kanseri diye anlatılabilir…
Gelişme Bölümü :
Gelişme Bölümünün Özellikleri :
Gelişme bölümü; konuyu açıklayan, ana düşüncenin ortaya çıkmasına katkıda bulunan yardımcı düşünceleri içerir.
Konu, bu bölümde açılır. Bunun için de örneklerden benzerliklerden, karşıtlıklardan, tanık göstermelerden yararlanılır.
Ayrıntılar, gelişme cümlelerinde birbirini tamamlayarak, birbirine, bağlayıcı öğelerle bağlanarak sıralanır.
Gelişme bölümündeki paragraflardan her biri, dil ve düşünce yönünden kendisinden önceki ve sonraki paragrafa bağlıdır.
Tüme varım yöntemiyle yazılan yazılarda ana düşünce, gelişme cümlelerinden biri olabilir.
Kompozisyon gelişme bölümlerine örnek 1:
Yazarken, kitapları bir yana bırakır, aklımdan çıkarırım; kendi gidişimi aksatır diye. (giriş cümlesi)
Gerçekten de iyi yazarlar üstüme fena abanır, yüreksiz ederler beni. Hani bir ressam varmış, kötü horoz resimleri yapar ve uşaklarına, dükkana hiç canlı horoz sokmamalarını sıkı sıkı tembih edermiş, ben de öyle… Hatta çalgıcı Antigenides’in bulduğu çare benim daha çok işime gelirdi Antigenides bir şey çalacağı zaman, kendinden önce ve sonra halka uzun süre kötü şarkılar dinletirmiş… (gelişme bölümü)
Kompozisyon gelişme bölümlerine örnek 2:
Tiyatronun görevi yeni kelimeleri tanıtmak ve dile yerleştirmek değildir… (giriş bölümü)
Bu görev televizyon gibi yayın araçlarına düşer. Özellikle gerçekçi oyunlarda yeni türetilen ve halkın henüz kullanmadığı kelimelerin kullanılmasına karşıyım. Şinasi : Tiyatroda kişilerin, kişiliklerine göre konuşması gerektiğini söylerken en doğru ilkeyi göstermişti. Alışılmamış kelimeler sahnede kullanıldığında halkta tepki yaratıyor. Bugün Türkçe’yi çok iyi kullanan yazarların yanı sıra, aşırı ve öz Türkçe kelimelerle dolu eserlerle de karşılaşıyoruz. Tiyatro eserlerinde bunu yapamazsınız. Tiyatroda rol alan her oyuncu, kahramanın mensup olduğu toplum kesimine uygun biçimde konuşur… (gelişme bölümü)
Sonuç Bölümü : Sonuç bölümü, belli bir bakış açısı doğrultusunda geliştirilen konunun açıklandığı, amaçlanan sonuca ulaştırıldığı, konunun bir yargıya bağlandığı bölümdür.
Sonuç Bölümünün Özellikleri :
Dil ve düşünce yönünden kendinden önceki paragrafa bağlıdır.
Kısa bir biçimde kurulan bu bölüm, toparlayıcı ve özet niteliğinde olan bağlayıcı öğelerle (kısaca, özetle, denilebilir ki) başlayabilir.
Tüme varım yöntemiyle yazılmış yazılarda, ana düşünce bu bölümdedir.
Öykü, roman, anı gibi türlerde anlatılan olayın bitiş durumunu içerir.
Sonuç bölümü için örnek :
Bir Kurban bayramı daha… 1930′lar çok çok gerilerde kaldı. O günlerin çocuğu da öldü gitti.
Sanılır ki, kişi bir kez ölür. Öyle değil oysa! Kişi, yaşam boyunca pek çok kez ölür. Bakarım zaman zaman eski resimlere: İşte Phobus Fotoğrafhanesi’nde çekilmiş resimler. Golf pantolonlu, ya da kısa pantolonlu bir çocuk… Ne oldu ona? Öldü gitti. Daha sonra ilkokul, ortaokul, lise sıralarındaki çocuklar, gençler… Hepsi yok oldular. Yok olmak değil mi ölmek? Öyle ise boyuna ölüyoruz, biçimden biçime giriyoruz, bambaşka bir insan oluyoruz zamanla. Altmışındaki kişiyle sekiz, on, on beş yaşların kişisi nasıl olur da aynı insan olur, olabilir? Zamanın bir oyunu bu bize.
Hep ölüyoruz, öle öle büyüyor, değişiyoruz, son ölüme doğru gidiyoruz.
Yazıda Başlık : Bir yazıya verilen ada başlık denir.
Başlık, bir yazının neyi anlattığını, ya da bu yazının yazılma gerekçesini sezdirecek bir özellik gösterir. Kısaca konuyu tanıtan, ana düşünceyi birkaç sözcükle yansıtan sözdür. Başka bir deyişle başlık; konu – ana düşünce uyumunu yansıtan bir özellik gösterir.
“Bu yazıya en uygun başlık hangisi olabilir?” Şeklindeki sorularda, bu açıklamalar dikkate alınarak başlık saptanmalıdır.

Alıntı
 

whiskers

Asistan
Katılım
24 Kasım 2009
Mesajlar
385
Reaksiyon puanı
10
Puanları
18
Birde sözün sende ne çağrıştırdığını ufak bir cümleyle belirtirsen cok makbule geçer..
Teşekkürederim ilgilendiğin için..
 

honline

Müdavim
Katılım
3 Ocak 2009
Mesajlar
4,744
Reaksiyon puanı
296
Puanları
83
Yani ateş olsan çürmü kadar yer yakarsın gibi her şeyin bir kapasitesi var gücü var vs ben öyle anlıyorum başkaları daha başka anlayabilir
 

mazruf

Müdavim
Emektar
Katılım
30 Temmuz 2009
Mesajlar
23,098
Reaksiyon puanı
1,116
Puanları
113
Yaş
40
Kompozisyonda içerik önemli de biçim de önemli. Kağıt düzenine, yazım-noktalama, başlık gibi unsurlara dikkat etmelisin.

Buradaki "pencere" kelimesini "olaylara bakış açısı" olarak düşünüp yola çıkarsan sana yardımcı olabilir.
 
Üst